Bir ilişkiye ‘’ gerçek aşk ’’ denilebilmesi için gereken 7 şey
Gerçek aşk nedir? Sorusu sanırım çoğumuzun aklından geçmiştir… Özellikle evli veya ilişkisi olan insanlar, yaşadıkları ilişkinin aşk olup- olmadığını sorgularlar.
Aşkı gerçekten tanımlamak istiyorsanız, aşağıda yer alan maddelerle kendi ilişkinizi kıyaslayın. Eğer çoğuna yanıtınız olumlu yönde ise, yaşadığınız ilişki veya evlilik aşktır…
Gerçek aşkı tanımlayan 7 belirti
1- Kendinizle yüzleştiyseniz
Konu aşk olunca,herkes biraz bencildir ve aşk yükünün çoğunu partnerinin üzerine yıkmaya çalışır…Peki kendi duygularımız? Yani o insanın bizim için yanıp tutuşmasını beklerken,biz aynı şeyleri hissediyor muyuz? Veya böylesine ağır bir sorumluluğa gerçekten hazır mıyız?
Dolayısı ile, eşinizin veya sevgilinizin doğru insan olup olmadığını, aşkınızı hakkedip-etmediğini sorgulamadan önce, kendinizi objektif olarak değerlendirin. O insandan beklediğiniz duygu ve düşünceleri siz verebiliyor musunuz, veya vermeye hazır mısınız?
2- Birbirinizi gasp etmeye çalışmıyorsanız
Diğer bazı yazılarımda da ele aldığım üzere; Sağlıklı sanılan çoğu ilişkide bir taraf kendi duygularını, yaşam tarzını ve düşüncelerini dayatır. Karşı taraf sırf düzen bozulmasın diye sesini çıkarmaz, partnerinin istediği gibi bir ilişki yaşanır gider…
Bu tür bir evlilik ve ilişki aslında hastalıklıdır. Çünkü gerçek aşk ilişkilerinde her iki taraf da birey olarak yaşamaya devam ederler. Kendi değerlerini, ilkelerini korurlar.
İlgili yazı: Bir ilişkide olmaması gereken 6 şey
3- Karşılıklı esneklik gösterebiliyorsanız
Bir önceki maddenin tam tersi olduğu için kafanız karışabilir…Yani,bir insan hem kendi değerlerini koruyarak ilişkiye devam edecek,hem de esnek ve uzlaşmacı olacak!
Aslında kafanızın karışmasına gerek yok…Ne demek istediğimi kısaca özetleyeyim; Kişiliğinize, onurunuza saygılı olunduğu sürece, hemen-her konuda esneklik gösterip uyum sağlamanız mümkün.
4- Araçları amaç yapmıyorsanız
Gelişen iletişim araçları ve sosyal medya,tüm insanlığı tüketim tuzağına düşürmüş durumda…Facebook,Instagram,Twitter başta olmak üzere çoğu platform, içi boş ama şekli güzel şeyleri dayatıyor… Deyim yerinde ise, bizleri ‘’görsel fetişizmin’’ esiri haline getiriyor…
Elbette güzel yaşamak, şık giyinmek, kaliteli mekanlarda bulunmak, hediyeler almak önemli. Ama, bir ilişkinin odağında tüketim var ise, o ilişkide araçlar amaç olmuş demektir. Yaşamdaki güzellikleri ilişkinin öznesi yapmayan çiftler, kaliteli ve sağlıklı bir aşk ilişkisi yaşayabilirler.
5- Kavga etmeden tartışabiliyorsanız
‘’Hastalıklı ilişkinin 5 işareti’’ isimli yazımda ele aldığım üzere, çoğu çift kavga ile tartışmayı birbirine karıştırır…Oysa tartışma denilen şey, bugün insanoğlunun eriştiği medeniyet seviyesinin temelidir…İnsanlar yapıcı temelde görüşlerini açıklayabilmeli, doğrularını ifade edebilmelidir…Gerek ikili ilişkilerde, gerekse toplumsal ilişkilerde tartışma var ise paylaşım ve ilerleme vardır. Tartışma yok ise baskı ve zorlama vardır. Baskıcı ve dayatmacı hiçbir ilişki ve iletişim modeli gerçek aşkın tanımına uygun değildir.
6- Hem bireysel hem de ortak hedefleriniz var ise
İlişkiyi besleyen ve geliştiren en temel faktörlerden birisi geleceğe dair hedef ve beklentilerdir…Umut da denilen bu beklenti ve hedefler, ilişkiyi canlı tutar, zorlukları aşmak için çifte azim ve sabır verir.
Atlanılan ama en az ortak hedefler kadar önemli olan bir diğer konu ise bireysel hedeflerdir…Çoğu insan ciddi bir ilişkiye başlayınca (sevgili,nişanlılık,evlilik) bireysel hedeflerinden vazgeçer veya erteler…Oysa, bireysel hedefleri başarmak insanın özsaygısını artırır…Kendisine saygısı artan insan ise, başta eşi olmak üzere herkese daha fazla saygı ve merhamet duyar.
Gerçek bir aşk ilişkisinde hem bireysel hem de ortak amaçlar olmalı mutlaka olmalıdır. Bu idealleri gerçekleştirmek için eşler de birbirlerine samimi destek sunmalıdır.
7- Bağlı ama bağımlı değilseniz
Yukarıda açıkladığım üzere, gerçek bir aşk ilişkisinde hem kadın hem de erkek,bağımsız birer birey olarak yaşamlarına devam edebilmelidirler. Karşılıklı yoğun duygular ve hisler, her anı,her dakikayı birlikte geçirme zorunluluğu haline gelmemelidir.
Kadın ve erkeğin kendi çevresi ile iletişimi devam etmeli, arkadaşlar ve aileden aşk uğruna uzaklaşılmamalıdır. Böyle bir uzaklaşma ve toplumdan soyutlanma,ilerleyen süreçte bağımlı kişilikler yaratır: Sonucu da aniden gelişen öfke patlamaları olabilir.
Özetle, Birbirilerine gerçekten aşık olan insanlar bağlıdır ama bağımlı değildir.
Gerçek aşkı yaşamanız dileklerimle…
