Grip ne nezle olmamak için ne yapmalı?
Özellikle vücut direncinin düştüğü mevsim geçişlerinde (ilkbahar ve sonbahar) ve soğuk kış aylarında ortaya çıkan grip ve nezle insanoğlunun en sık yakalandığı hastalıklardır…Genel kategorisi ‘’soğuk algınlığı ‘’ olarak bilinse de, bu iki hastalık birbirlerinden çok farklıdır.
Şiddet ve önem derecesine göre değerlendirecek olursak,grip nezleden daha tehlikeli bir hastalıktır ve geçiştirilmeden bir doktora başvurulmalıdır.
Bu yazımızda, gripten ve nezleden korunma yollarını bilimsel veriler temelinde ele alıp,grip ve nezleye iyi gelen besinleri sıralayacağız.
Gribe iyi gelen yiyecek,içecek ve alışkanlıklar
Kahvaltıda yoğurt yiyin
2011 yılında yapılan bilimsel bir çalışmanın sonuçlarına göre, kahvaltıda yoğurt, kefir gibi probiyotikleri tüketen insanların üst solunum yolu enfeksiyonlarına (ÜSYE) yakalanma riskinin %12 azaldığı kanıtlanmıştır.
Özellikle bal, pekmez ve taze meyveler eklenen bir kase yoğurt, hastalıklara karşı korur. İlaveten, gün boyu gereksinim duyacağınız vitamin ve minerallerin çoğunu almanızı sağlar.
Bulunduğunuz ortamı düzenli olarak havalandırın
Soğuk hava nedeniyle uzun süre kapalı kalan pencere ve kapılar, viral (virüs kaynaklı) enfeksiyonların hızla yayılmasını sağlarlar…
2 saatte 1 defa 5-10 dakika evinizi ve işyerinizi havalandırırsanız ortamdaki virüslerin yok olmasını veya azalmasını sağlarsınız.
Haftada üç öğün mantar tüketin
Vücut direnci ve bağışıklıktan sorumlu olan T hücrelerini korumanın ve güçlendirmenin en iyi yollarından birisi de mantar yemektir.
2015 yılında Amerika’da yayınlanan bir çalışmaya göre, gün aşırı mantar yiyen insanlarda T Hücrelerinin sayısının arttığı ve daha az enflamasyon olduğu kanıtlanmıştır.
Riskli ortamlarda maske kullanın
Toplu taşıma araçları,kapalı ve havasız ofis ortamları gibi gribal enfeksiyonların kolayca bulaştığı yerlerde maske kullanın. Sürekli Maske ile dolaşmak size itici geliyor ise,en azından grip veya nezle olduğunu bildiğiniz insanlarla temasta mutlaka maske takın.
Yüzünüze ve dudaklarınıza dokunmayın
Çeşitli nedenlerle günlük yaşamda yüz,dudak gibi bölgelere dokunuruz…Ellerimizdeki virüs ve mikropları doğrudan bünyemize aldığımız bu kötü alışkanlığı terk etmeliyiz.
Sağlıklı bir yetişkinin temiz ve hijyenik zannettiği elinde dahi milyonlarca mikrop vardır. Ne kadar sık dudak,göz ve yüz teması yaparsak,o kadar grip olma riski artacaktır.
Kaliteli ve sağlıklı uyuyun
Uyku konusunda Sağlık sayfasında yer alan diğer yazılarımda da ele aldığım üzere, kaliteli uyku vücudun direncini artırır,hasta olmayı önlemeye yardımcı olur.
Bir yetişkinin günde ortalama 7-8 saat uyuması gerekir.Bu süre optimal süredir.Yani fazlası ve azı zararlıdır.Kaliteli uykunun diğer bileşenleri ise; Oda sıcaklığı(22-23 derece),pamuklu giysiler ve beslenme alışkanlıklarıdır.
Burun temizliğini iyi yapın
Grip ve nezlenin artış gösterdiği,salgın haline geldiği sonbahar ve kış mevsiminde, geceleri yatmadan önce burnunuzu tuzlu ise ile temizleyin.Bu temizlik burunda saklanmış virüsleri öldürür.Bir su bardağına (250ml.) ekleyeceğiniz bir çay kaşığı tuz,derinlemesine burun temizliği yapmak için yeterli olacaktır.
Göğüs kafesinize baskı uygulayın
Halk arasında ‘’iman tahtası ‘’ olarak bilinen göğüs kafesinizin tam ortasındaki bölgeye uygulayacağınız hafif baskı,o noktada bulunan Timus bezini harekete geçirecektir.
Timus bezi ne işe yarar ve neden önemlidir?
Timus bezi, vücudun immun sistemini (bağışıklık sistemi) koruyan T Hücrelerinin üretildiği bölgelerden birisidir. Dışarıdan baskı ile uyarılan Timus bezi daha çok T Hücresi üretir ve vücudu grip yapan virüslerden korumaya,yani vücu direncini artırmaya yardım eder.
Timus bezi uyarımı,Uzakdoğu ‘nun alternatif tıp öğretisi olan akapunktur noktalarından da birisidir.Timus bezinin günde bir kez dış baskı ile uyarımı, stresi azaltmaya ve rahatlamaya da faydalıdır.
Su tüketimini artırın
Su içmenin sayısız faydalarından birisi de, vücudun zararlı atıkları uzaklaştıma yöntemi olan mukusu (balgam) inceltmesi, yani daha akışkan yapmasıdır.
Daha fazla su içerek akışkanlaşan zararlı vücut atıkları bünyeden daha kolay çıkar ve enfeksiyona neden olma ihtimali azalır. Yaz/Kış fark etmeksizin yetişkin bir insan günde 2-3litre su içmelidir. Özellikle içerisine1-2 çay kaşığı tuz eklenmiş 2 -3 litrelik bir sürahi suyu günlük içerseniz,virüs ve bakterilerin ölmesini de sağlarsınız.
Mürver çiçeği ve mürver yaprağı suyu için
Mürver özü ‘nün gribal enfeksiyonlar ve soğuk algınlığına iyi geldiği,2004 yılında yapılan bir çalışmada kanıtlanmıştır.
Günde 15 ml mürver özüne denk gelecek şekilde içeceğiniz mürver çayı (yaklaşık 1-2 fincan) gribi daha hızlı ve hafif şiddette atlatmanıza da yardım eder.
Bulunduğunuz ortamı nemli tutun
Kuru hava üst solunum yolu enfeksiyonlarını ve ilerleyen evrede alt solunum yolu enfeksiyonlarını tetikler.
Kışın ısınmak için kullandığımız radyatörler,elektirkli sobalar,klimalar ortamdaki nemi yok eder ve virüslerin daha hızlı yayılmasına neden olurlar.Sürekli bulunduğunuz ortamlarda buhar makinası bulundurmanız veya kalorifer peteklerinin üzerine ıslak havlu sermeniz ortamdaki nemi artıracaktır.
Ellerinizi sık ve düzenli yıkayın
Grip ve benzeri salgın hastalıkların en sık görülen yayılma şekli kirli ellerdir. Normal bir sabunla ellerinizi sık sık yıkayın. Mikropları ellerden uzaklaştırmak için el yıkama süresi en az 2 dakika olmalı, ellerin üstlerini ve parmak araları da ovarak yıkanmalı.
C Vitamini alımını artırın
En bilinen öneriyi en sona bıraktık…’’Günde ne kadar C Vitamini almalıyız?’’ isimli yazımda ayrıntılı şekilde ele aldığım üzere, grip ve soğuk algınlığına karşı direnci artırmanın en iyi yolu taze meyve ve sebzelerden daha fazla C vitamini almaktır.Günlük 100-150 mg civarında alacağınız C Vitamini hastalıklardan korunmaya yardımcı olur.