Yanlış anlaşılma nedenleri ve çözüm yolları
Yanlış anlaşılmak veya kendini ifade edememek, yaygın bir iletişim sorunudur… ‘’Ben çevremdeki herkesin iyiliği için bir şeyler yapmaya çalışırken, söylediğim her şey yanlış anlaşılıyor! Annem,kocam,kızım bile konuşmalarımdan başka anlam çıkarıyorlar…İnsanların beni yanlış anlamasından ve benim kötü niyetli olduğumu düşünmelerinden bıktım! Bu yüzden kimseyle konuşmak istemiyorum…’’
Sanırım çoğumuz bu cümleleri kurduk veya duyduk.. Özellikle iyi niyetle söylenilen şeylerin hiç akılda olmayan imalar gibi algılanması ise, yanlış anlaşılan bir insan için tam bir yıkım oluyor. Sürekli yanlış anlaşılan birey, dış dünyayla çok az iletişim kurup öfke ve üzüntü gibi karmaşık duygularla her şeyi içine atıyor.
Yanlış anlaşılmak çözümü zor bir sorun değil aslında. Eğer karşınızdaki insan psikolojik olarak sağlıklı biriyse, herhangi bir art niyeti yoksa,”Farkındalık” yeteneğinizi geliştirip, uygun adımları atarak bu sorundan kurtulabilirsiniz. Sırasıyla yanlış anlaşılma nedenlerini ele alıp, uygun çözüm yollarını inceleyelim.
Niye her söylediğim yanlış anlaşılıyor?
Her doğru her yerde söylenmez
Karşınızdaki insanlarla konuşurken, söyleyeceğiniz şey doğru bile olsa, ortamı,insanların psikolojik durumunu, söylediğiniz şeyin yol açabileceği yeni sorunları hesaba katmalısınız. Halk arasında patavatsızlık diye bilinen bu durum, söylediğiniz şeyler %100 doğru bile olsa, yanlış anlaşılmanıza neden olur.
Gerçekler doğru zamanda, doğru kişilerle doğru yollarla paylaşılırsa anlamı artar. Her doğruyu her yerde söylemek size dobra denilmesine değil, ukala veya patavatsız denilmesine neden olabilir.
İki dinleyin bir söyleyin
İyi niyetli ve heyecanlı kişilik yapısında olan insanlar genellikle çocuk gibidirler. Akıllarında ne varsa hemen o an söylemek isterler. Oysa biraz sabretseler ,insanların da duygu ve düşüncelerini dinleseler, belki de yanlış anlaşılmaya neden olan konuşmayı yapmak zorunda kalmayacaklar…
Mimiklerinizi ve beden dilinizi kontrol edin
Birisiyle ilk tanıştığımızda,o kişinin bizim hakkımızdaki ilk izlenimlerinde kelimelerin payı%7 iken, genel görünüm ve tavırlarımızın payı %93’tür. Bu kanıtlanmış bilimsel veri bir kişide yarattığımız izlenimde vücut dilinin önemini açık şekilde ortaya koymakta…Siz istediğiniz kadar samimi konuşun, iyi niyetli ve yardımsever cümleler kurun, eğer beden diliniz karşınızdaki insanı kötü hissettiriyorsa, söyledikleriniz e göre değil, beden dilinize göre değerlendirilirsiniz.
Aşırı el kol hareketleri yapmak, konuşurken göz teması kurmamak, oturarak konuşurken çok yayılmak, karşımızdaki konuşurken dudak bükmek, kaş çatmak v.b mimikler, yanlış anlaşılmaya yol açarlar. Birisiyle konuşurken kendinizi bu açıdan incelemenizi tavsiye ederim. Çünkü çoğu insan beden dili ve mimiklerin yol açtığı iletişim sorunlarının farkında değil.
Teyit alın
Diğer bir iki yazımda belirttiği gibi,en büyük toplumsal hastalıklarımızdan birisi de ‘’varsaymaktır’’. Davranış veya sözleri kendi bakış açımızla yorumlayıp, ifade edilmeyen gizli bir anlam bulmak,bizlere tuhaf bir dedektiflik hazzı verir…Çok iyi tanıdığınızı düşündüğünüz;Eş,anne,baba,kanka,arkadaş fark etmeksizin konuşurken; ‘’Doğru mu anlıyorum, bunu mu demek istedin, söylediklerinden şu anlamı çıkarttım doğru mu?’’ gibi teyit alma cümleleri kullanın.
Teyit almak, sizin bir yanlış anlamadan dolayı yanlış şeyler söylemenizi önleyeceği gibi, karşınızdaki insanın anlaşılmak isteğini de tatmin eder.
İlgili yazı: Neden kimse beni anlamıyor?
Ses tonunuzu ayarların
Beden dili gibi,bir diğer önemli konuda ses tonudur…Vücut dilinizi ve ses tonunuzu değiştirerek aynı cümleyi ,karşınızdaki insanda bambaşka hisler uyandıracak iki farklı şekilde söyleyebilirsiniz. Örneğin;Göz teması kurmadan,yayvan bir oturma pozisyonu ve gürültülü bir ses tonuyla söyleyeceğiniz ‘’seni seviyorum.’’ cümlesi ile; Gözlerine bakarak, buğulu bir ses tonuyla söyleyeceğiniz ’’seni seviyorum’’ cümleleri eşinizde iki farklı his yaratır.
Doğru iletişim yöntemini seçin
Maalesef teknolojinin gelişmesi ile;mesajlaşma, whatsapp,facebook,twitter gibi sosyal medya araçları iletişimin ayrılmaz birer parçası oldu. Özellikle telefon ve e-mail iletişiminde yapılan hatalar,sosyal medya araçlarıyla yapılan yüzeysel konuşmalar yanlış anlama,yanlış anlaşılma ve hiç anlaşılmama sorunlarını çığ gibi büyüttü.
Konuşacağınız konunun önem derecesine göre doğru iletişim aracını seçmeniz, çok hassas ve yanlış anlaşılmaya açık konular için yüz yüze konuşmayı tercih etmeniz olası iletişim kazalarını önleyecektir.
Özet; Evlilikte, iş hayatında, aile ve arkadaş ortamlarında iletişim kazaları ve yanlış anlaşılmak her zaman olacaktır. Önemli olan ;Yanlış anlaşılmaya neden olan sorunları bulmak ve bu konularda kendimizi geliştirmektir. Yapılacak en kötü şey ise, yanlış anlaşılıyorum diye iletişimi azaltmaktır.